Reflü Tedavisi

                                                               Reflü Tedavisi

Günümüzde reflü hastalığı oldukça yaygınlaşmış durumdadır. Ancak tanısı konulduktan sonra reflü tedavisi ve önleminin alınması mümkün olan bir hastalıktır. Yemek ile birlikte midede öğütücü işlem amacı ile asit salgılanması başlamaktadır. Yemek bitiminde salgılanan bu asidin bir kısmı mideden taşarak yemek borusuna geçer ve tahriş etmeye başlar. Bu durumun meydana gelmesi hastalığına reflü adı verilir. Reflü olan asit yemek borusuna kalıcıya da geçici hasarlar verebilir. Reflü hastalığına sahip bireylerde göğüste yanma şikâyeti oldukça fazladır. Bunun nedeni ise hastalığın yemek borusunda yarattığı tahriştir. Bu yanma olayına “heartburn”, tahriş olması sonucu oluşan hasara da “özofajit” adı verilir.

Mide yüzeyi aside alışık ve asidin zarar verici tüm özelliklerini ortadan kaldırabilecek bir yapıya sahiptir. Ancak yemek borusu bu koruyucu yapıya sahip değildir. Normalde mide ile yemek borusu arasında “alt özofagus sfinkter” adı verilen, kapak görevi gören bir mekanizma vardır. Bu kapak yutulan besinler mideye geçiş yaparken kolaylık sağlar ancak mideye geçtikten sonra tekrar yemek borusuna çıkmasına izin vermez, engel olur. Bazı durumlarda bu kapakta gevşemeler ve bozukluklar ortaya çıkabilir. Bu da reflü hastalığının oluşmasının nedenidir.

Mide içindeki basıncın arttığı bazı durumlar vardır. Fazla yemek yenmesi, yemek yedikten sonra yatılması bu durumlara örnek olarak verilebilir. Bu durumlarda reflü hastalığı daha sık görülmektedir. Reflü tedavisi bazı durumlarda ameliyattır. Ameliyat, eğer hastanın yaşı genç ise tercih edilebilir. Yakınmaların şiddeti, sıklığı, tipi, yemek borusundaki hasarın şiddeti, ilaç tedavisine rağmen hastalığın tekrarlanma hızına bağlı olarak ameliyat seçeneği düşünülür. Ancak hastada reflünün yanı sıra bir de mide fıtığı hastalığı mevcutsa, bu tür hastalarda ameliyat tedavisi uygulanır.

Reflü hastalığının tedavisinde laparoskopik ameliyattan faydalanılır. Bu ameliyat hastaya daha az ağrı ve daha kısa sürede iyileşme avantajı sunmaktadır. Mide ile yemek borusu arasında kalan kapakçığın yani diğer adıyla alt özofagus sfinkterin bozulması sonucu yapılan bu ameliyat, kapakçık yeniden oluşturularak mide içeriğinin yemek borusuna kaçması önlemeyi amaçlar. Ameliyatta son teknolojik gelişmelerden yararlanılmaktadır. Yaklaşık 1 – 1,5 saat süren, hastanın ertesi gün ağızdan beslenmeye başlayıp aynı gün ya da ertesi gün taburcu edilebileceği ve 7 gün içerisinde de işbaşı yapabileceği bir operasyondur. Laparoskopik ameliyatın tüm faydalarından yararlanılır. Bunlar daha az ağrı, daha hızlı iyileşme süreci ve ameliyat sonrası daha az riskin olmasıdır. Bu ameliyatla hastanın yıllarca ve her gün ilaç alımı ortadan kalkar, yemek borusundaki iltihabi olaylar geriler ve bunlara bağlı kanser riski ortadan kalkar. Hasta daha kaliteli ve daha sağlıklı bir yaşama kavuşur. Laparoskopik fundoplikasyon işlemi deneyimli cerrahlar tarafından uygulandığında ameliyatın yan etkileri minimal düzeye inmektedir. Başarı oranı ise yüzde 95 ile 100 arasındadır.